İLERİ GÖRÜŞLÜ BİR MÜDÜR...

 

Sakın siyasete girmeyin derim ben
yalan söylemeyi bilmiyorsanız.
H.E.

Yaygın olarak söylenen öyle sözler var ki, “yüzde yüz doğru” gibi algılanır hep.
Sözgelişi, “Sabreden derviş, muradına ermiş.” denir.
Evet, sabır gereklidir çoğu zaman; gereklidir de tek başına sabır hiçbir işe yaramaz. Dahası,
kolayca çözülebilecek sorunları her geçen gün zorlaştırıp çözümsüz hale getirir sonunda.
Kaş ve Bodrum´un karşısındaki Meis adası ile Ege´de burnumuzun dibinde bulunan birçok
adanın Yunanistan´a verilmesine sesimizi çıkarmadık da iyi mi oldu?
Uluslararası anlaşmalara göre, silahsız olması gereken bu adaların, göz göre göre
silahlandırılmasına göz yumup karşı çıkmadık da ne oldu?
Ayıkla şimdi pirincin taşını!
Bunlar yetmiyormuş gibi, aynı denizdeki 18 kayalığın işgalini de, “sabreden derviş” gibi
görmezden gelmedik mi?
Birileri muradına eriyor; eriyor ama biz değiliz; o muradına eren.
Çok yaygın söylenen yanlışlardan biri de, “Dayak cennetten çıkmış.” sözüdür.
“Cennetten çıktığı için dayak iyidir; yararlıdır, sık sık başvurulması gerekir” anlamında…
Kim kimi dövebilir? Güçlü olan zayıfı döver elbette. Güçlünün her dediği doğrudur!
Güçlünün her sözü, her isteği, hiç itiraz edilmeden yerine getirilmeli!
Hayır deme lüksü yok zayıfın. Böyle bir hata işleyen sövülmeyi de göze almalı, dövülmeyi de…
Yazar Ertuğrul Taylan, anılarını romanlaştırdığı Kuyubaşı adlı son eserinde bu konuya yer
verir; sık sık. Birkaç örnek okuyalım bu güzel romandan şimdi:
“Bir gün öğle sonrası zili çalınca, dış kapıya yöneldik. Öğretmen, kapının başındaydı. İçeri
girenin sırtına bir şaplak yapıştırıyordu. Kapının önüne yaklaşınca, sıradan çıkıp avlu kapısına
yöneldim. Sıra tokadına karşı çıkmıştım.” (*)
Bir ilkokul… 6 – 12 yaş arası çocuklar… Sevgiyle başları okşanması gerekirken onların, her
birinin sırtına şaplak yapıştırmanın anlamı ne?
Sevgi yerine korku pompalamanın kime ne yararı var? Çocukluğumuzdan başlayarak korku
ekiyorlar hep beynimize. Yaşımızla birlikte ekilen o korku tohumları da büyüyüp gürbüzleşiyor.
Ailede anneden, babadan korkuyoruz. Okulda öğretmenden, müdürden… Sokakta, caddede
yaşça başça büyüklerimizden… Jandarmadan, polisten…
Kaymakamdan, validen, bakandan… Ve Tanrı´dan…
Evet, Tanrı´dan da korkarızbiz. Cehenneminde cayır cayır yakan, isterse tüm sevdiklerimizi
elimizden alıp kolumuzu kanadımızı kırabilecek olan o büyük güçten nasıl korkmazsınız ki?
Kuyubaşı romanının öğretmenini dinleyelim biraz da. Bakalım, o ne diyor:
“Çocuklar sınıfta çok gürültü ediyor. Kafam şişiyor. Yoruluyorum. Arada gelen muhtar,
imam: “Hoca döv bunları. Yoksa baş edemezsin!” diyorlar. Ama dövmüyorum. Bağırıp çağırıyorum.
Kulak çektiğim oluyor. Gürültünün asıl sebebi beş sınıflı dershane. Örneğin bir derste, son iki sınıfta tarih dersi işlenirken, ilk üç sınıf ‘ödevli´ oluyor.”
Gördüğünüz gibi, iyi niyetli bir eğitimci, bu öğretmen. Muhtar ve imam, “Hoca, döv bunları!”
dediği halde, gaza gelip dövmüyor. Ama kulak çekiyor, bağırıp çağırıyor. Asıl sorun nedir, biliyor
musunuz? Beş sınıflı bir okulda görev yapan bu arkadaş, gerçekte “öğretmen” değil.
“Ya nedir?” sorusunun yanıtı şu:

1960´lı yıllarda, lise mezunu gençleri askere almak yerine, bir aylık kurstan geçirip köylere
“yedeksubay öğretmen” olarak gönderdik.
O güne kadar öğretmen olmayı aklının köşesinden geçirmemiş, bu konuda hiçbir ders
almamış, hiç kitap okumamış bu gençlere beş sınıflı bir okul teslim ederseniz, bundan daha iyisi
olamazdı. Bu köyün muhtarını dinleyelim biraz da:
“Birkaç yıl önce çalışan bir hoca, çok döverdi çocukları. Cetvelle, tekme tokatla. Kışın, çok
yaramazlık yapanların elini kolunu, sobanın ağzına getirip dağladığı da olmuştu. Bir çocuk
dayaktan yatağa düşmüştü. Birkaç gün sonra, kağnıyla kasabaya, doktora götürüldü. Ama bir kolu ve bacağı sakat kaldı.”
Haydi, siz siz olun da korkmayın bu “sözde öğretmen”den! Bu öyküyü dinleyen öğretmen
şöyle diyor:
“O çocuğu bazen köy içinde görüyorum. Yeke yeke yürüyor. Sakat sol kolu da askıda gibi
duruyor. Haline acıyorum. Dayağa karşı oluşumun, çocukluğuma uzanan bir yönü de var. Komşu
köyde okula başladığım ilk haftalardı.” (*)
Sonrasını ben özetleyeyim:
Altı – yedi yaşındaki bu çocuk, üst sınıflardaki bir yakınından aldığı teneke bir düdük öttürür;
öğle tatilinde. Sınıfındaki bir kız, “Öttürme şu düdüğü!” diye uyarır sertçe. “Öttürürüm”,
“Öttüremezsin” şeklinde bir ağız dalaşı olur. Arkadaşı öğretmene şikâyet eder.
Öğretmen düdük çalan çocuğu çağırıp bir soru sorar; arkasından yüzüne bir tokat atar.
Çocuk, “Bu ceza bana yeter.” der gibi arkasını dönüp giderken, tekrar çağırılır. Bir tokat daha… Sonra kulağından tuttuğu gibi, kafasını sınıfın kapısına sertçe vurur. Yüzü pancar gibi kızarıp alnı şişer çocuğun. Korku ve utanç içinde döner sınıfa.
İlkokul böyle… Gelelim liseye:
Duvar gazetesinde bir yazısı çıkar. Müdür, o yazısıyla okul yönetimini eleştiren bu öğrenciyi
bir güzel döver. Müdür yardımcısı da, “Kanından şüphe etmeli bunun, kanından!..” diye aşağılar. Hem de birkaç kez “iftihar belgesi” alan bir öğrenci olduğu halde… Müdür ve yardımcısı böylece, güçlünün eleştirilemeyeceğini güzelce öğretmiş olurlar; bu öğrenciye!
Okul ve öğretmen, öğrencileri hayata hazırlamalı; değil mi ya!
Bu görevi ne güzel yapmış; lise müdürü ve yardımcısı!
Bu öğrenci, ister gazeteci olsun gelecekte, ister yazar ve şair, isterse siyasetçi… Güçlüyü
eleştirmek gibi bir yanlış yapar mı bir daha?
İnanıyorum ki, bu ileri görüşlü müdür ve yardımcısı, daha sonraları, “Bakanlık Müfettişi”,
“Genel Müdür” ya da “Bakanlık Başmüşaviri” gibi önemli ve yetkili mevkilere yükselmiştir.
Ah be!..
Nâzım Hikmet, Sabahattin Ali, Aziz Nesin, Çetin Altan, İlhan Selçuk, Uğur Mumcu gibi öbür
dünyaya göçüp gitmiş yazar ve şairlerimizin, lise yıllarında öğrencilerini hayata hazırlayan böyle
müdür ve öğretmenleri yokmuş demek ki! Özellikle her anne, baba ve öğretmenlerin mutlaka
okumalarını isterdim; bu güzel romanı.
Olsaydı, onlar da güçlüyü eleştireceklerine, ona övgüler düzer, dolayısıyla hayatlarının en
güzel yıllarını zindanlarda geçirmezlerdi.
Şanssızlık işte. Yokmuş; öyle ileri görüşlü bir müdürleri!

Hüseyin Erkan
huseyinerkan.antalya@gmail.com

 

 


Hüseyin ERKAN

CHP'li DEMİR: "BİZ HAZIRIZ"

CHP’Lİ BÜLBÜL: GERÇEKTEN EKONOMİDE TARİH YAZDILAR

Demokrat Partili İlay Aksoy: Hükümet HÜDA-PAR Üzerinden SADAT'a mı Görev Veriyor?

VEKİL ADAYI DEMİR: GEÇEN SENEDEN HİÇBİR DERS ALMAMIŞIZ!

NUŞİREVAN ELÇİ "TÜRKİYE’DE ANLAYIŞ DEĞİŞECEK"

Kadının Meclisteki Temsili Artırılarak, Yönetimde Söz sahibi Olması Sağlanacak”

CHP’Lİ YALIM: KONYA’DA BULUNAN TOKİ EVLERİ DEPREMZEDELERE VERİLSİN

BTP Teşkilatlarındaki Deprem Kayıplarını Genel Başkan Hüseyin Baş Açıkladı.

Para Varsa Kanal İstanbul’a Değil, İstanbul Depremine Hazırlık İçin Harcayalım

AK PARTİLİ TÜZÜN: BİLGİ KİRLİLİĞİNE DİKKAT EDELİM: DEVLET MİLLETİNİN YANINDA!

Finans Uzmanı Murat Özsoy: "Bankalar Kredi Musluklarını Açacak"

Depremzede Kiracı Ev Sahibinden Tazminat Talep Edebilir

Bayrampaşa Belediyesi’nden 3 Bin 283 Öğrenciye Burs

Dijital Mağazaların 21 Aralık’ta Ciro Beklentisi 10 Milyar TL.

Başkan Vergili bu Kez de Öğrencileri Sevindirecek

FİNANS UZMANI MURAT ÖZSOY AÇIKLADI: KREDİLERE SINIRLAMA MI GELİYOR?

CEP YAKMAYAN GEMİ TURLARINA ÇIKMAK ARTIK DAHA KOLAY!

BEYLİKDÜZÜ´NDE GERİ DÖNÜŞÜM İŞÇİLERİNE ÖRNEK PROJE

BU KIŞ DİŞLERİNİZİ NASIL SAĞLIKLI TUTARSINIZ

Yüksek Aidata İtiraz Edebilirsiniz

"Bu Seçim Türkiye’yi Yönetenlere Bir Dur Deme Seçimidir"

Türkan Şoray ve Fatma Girik Parkı Törenle Açıldı

Akademisyen Kıratlı'dan Muhtar Çiğdem Özkan'a Ziyaret

ÇANAKKALE GEÇİLMEZ SATRANÇ TURNUVASI TAMAMLANDI

Ersin Tatar, YYÜ Gaziosmanpaşa Hastanesi'nde Tedavi Gören KKTC Vatandaşlarını Ziyaret Etti.

ABP' nden Türkiye'ye Birlik Mesajı: "Biz Varız, Birlikte Güçlüyüz"

“AKP’nin Seçimden Sonraki Hedefi Anayasa Değişikliği…”

BAŞKAN ÇALIK İLK SAHURUNU KOMŞULARIYLA YAPTI

Büyükçekmece Belediyesi’nden Çakmaklı Mahallesi’ne Benzersiz Tesis

BAŞKAN ADAYI ÜNAL'DAN RAMAZAN AYI MESAJI!

SPOR AKADEMİSİ KAYITLARI BAŞLADI

BEYLİKDÜZÜ’NDE “ÖDÜLLÜ BOWLİNG TURNUVASI” HEYECANI

RECEP TÜRKOĞLU SPOR SALONU BAYRAMPAŞA´DA AÇILDI

Büyükçekmece Körfezi Açık Deniz Yüzme Yarışı Nefesleri Kesti

Sultangazili Gençler Aydın-Efeler Kampı´nda Doyasıya Eğlendi

RUMELİ KAVAĞINI BİR ALT LİGE YOLLAYAN P.KÖPRÜLÜSPOR SÜPER LİGE DEVAM DEDİ...

Trabzonspor Taraftarı Kulüpleri İçin Yürüyecek

Büyükçekmece 2022 Yılına 22 Ihlamur Ağacı Dikerek Girdi

AMPUTE FUTBOL MACI DOSTÇA BITTI : 1 - 1

MASA TENİSİ TURNUVASI´NDA KIYASIYA MÜCADELE

Apple Watch İle Çocuğunuzun Nerede Olduğunu Gösteren Uygulama

Klasik Otomobil Tutkunları Büyükçekmece´de Buluştu

MODA FOTOĞRAFÇILIĞINA İLGİ DUYANLAR İÇİN ÖNEMLİ İPUÇLARI

BEYLİKDÜZÜ´NDE SANAL GERÇEKLİK DENEYİMİ

İŞ DÜNYASINDA BAŞARIYI GARANTİLEYEN YAZILIM!

Teknolojinin Kadın Liderleri Doruk´ta Yetişiyor

100 Yıl Önceki Göçün Tanığı Dodge Rahmi M. Koç Müzesi´nde Sergileniyor

Hibrit Çalışma İle İş Birliğine Dayalı Üretim Çağı Başlıyor

ŞİRKETLERİN GELECEĞİNİ DATAROBOT ŞEKİLLENDİRECEK

Dijital Oyunlara Yapılan Harcamalar Yüzde 48 Arttı

ESKİ BAKAN BELEDİYE OTOBÜSÜ ŞÖFÖRÜ OLDU

HAVAİ FİŞEK FABRİKASINDA PATLAMA 23 ÖLÜ ! 40 YARALI

OLASI BİR KUZEY KORE SALDIRISINDA 15 BİN KİŞİ ÖLEBİLİR

KENDİSİNİ SİGARAYA BAŞLATAN ARKADAŞINI ÖLDÜRDÜ !

SURİYE SINIRI´NDA PATLAMA ! TÜRK MÜHENDİS HAYATINI KAYBETTİ

Rusya ve ABD Arasında Sıcak Çatışma !

ABD Suriye´yi Vurdu ! Sivil Kayıplar Var !

Son dakika.. Rusya´da Patlama

Almanya´dan Hannover Programına İptal Kararı...

Somali Havalimanı´nda Patlama: 10 Ölü 30 Yaralı !